30 Ocak 2009

Halk Kültüründeki Evrensel Motiflerin Karikatür ve Yazına Etkisi!

HALK KÜLTÜRÜNDEKİ EVRENSEL MOTİFLERİN
KARİKATÜR VE YAZINA ETKİSİ


HASAN EFE

Ulusların yaşam biçimlerini belirleyen kültürel etmenler süreç içerisinde o ulusun genelde sanatını, özelde görsel ve yazınsal ürünlerini etkiler. Bu durum o ulusun coğrafya ve tarihiyle ilgili olduğu gibi ekonomi ve endüstrisiyle de doğrudan ilişkilidir.

Sözgelimi Latin Amerika ve Çin’deki kültürel yaşamda, kendine haslıkların kaçınılmazlığı yanında kadın erkek ilişkilerinde çatışan ya da çakışan yönleri de görmemiz olasıdır.

Örneğin kadın-erkek, anne-baba, çocuk- ebevyen, dede-nine-torun, patron-işçi, vb bireyler arasındaki ilişkiler zaman zaman ya da zamanla beklenmeyen bir şekilde de kendini gösterebilir. Bireyler arasında yaşanan bu ilişkilerin sınırlarını kuşkusuz o ulusun veya halkın kültürü belirler. Halk/ulus yaşamında süreğenleşen kültür, belirli bir süreçte kendi sanatını ortaya koyar.

Yukarıda belirlediğimiz saptamayı evrensel bir boyuta da taşıyabiliriz. Farklı kültürlerden gelen ulusların belirli noktalarda kesişen yaşam biçimleri sanatın evrensel motiflerini belirginleştirerek var kıldıkları sanatı süreğenleştirir. Bu, kültürel yaşamda toplumların üst yapı kurumlarındaki değerleriyle doğrudan ilişkilidir denebilir.

Sanatın evrensel motiflerinin oluşumunda, bir canlının zarara uğratılması; yaralama, ölüm(cinayet-intihar); sevgi, coşku, umut, aşk; çatışmalar, kavga, kıskançlık, haset; hukuk, vb kavramlar toplumdaki alt yapı unsurlarının değişmesiyle farklı bir yola girebilir.

Özünde insan ilişkileri, ardıllığını ve oluşumunu yitirmez.

Bu süreçte beliren sanat ürünleri, kendi toplumunun motiflerini her zaman diri tutar. Bu sanatsal motifler, kavram veya imge olarak kendilerini yazın, müzik, sahne sanatları ve görsel sanatlarla ortaya koyar.

Bu genel saptamamızı Doğu kültüründe, halk kültürü ve yazınındaki fıkrayla simgeleşen Nasreddin Hoca’yla; Batı kültürü olarak da Alman karikatürist Thomas Körner ile somutlaştıralım.

Önce Nasreddin Hoca’nın şu fırkasını okuyalım.

KEDİ İSE ET NEREDE
Hoca evine birkaç kez et götürmüş ama, hiçbir zaman yiyememiş. Karısı eti pişirip kendisi yer, ya da eşine dostuna yedirir; Hoca’ya da:
-Bizim kedi senin getirdiğin eti kapıp kaçtı. Arkasından koştum ama yetişemedim, dermiş.
Bir gün yine getirdiği iki okka eti kedinin kapıp kaçtığını söyleyince, Hoca kediyi tutup tartmış. Kedi iki okka gelmiş. Karısına:
-Hatun, demiş, bu kedi ise et nerde, etse kedi nerde?

(Her Yönleriyle Nasreddin Hoca, Alpay Kabacalı, Özgün Yayın Dağıtım, 1991 Kasım, İstanbul)

(Nasreddin Hoca, bazı araştırmacılara göre, 13. yüzyıl başlarında,H.605 - M.1208, Eskişehir’in Sivrihisar ilçesine bağlı Hortu, bugünkü adıyla Nasreddin Hoca, beldesinde doğdu.)

Bu fırkada, kadın erkek ilişkisini ele alırken aile ortamında süregelen bireylerin davranış biçimi bizi bazı kavramlar üzerinde düşünmeye götürür. Örneğin eşler arasındaki güven, yalan söyleme, suç gizleme…suçun ortaya çıkması için ortaya konan davranış biçimi(kedinin tartılması) 13.yüzyıl(Selçuklu Dönemi) alt yapı unsurlarının günlük yaşamdaki yansımalarıdır.

Halk kültüründeki bu davranış biçimi beraberinde güven, yalan, korku, irade, kanıt gibi bazı kavramları öne çıkarır. Metnin yapısını oluşturan olay örgüsü, kişiler, yer ve zaman unsurları ulusun dilini de kullanarak yazınsal bir tür olan fıkranın varlığını belirler.

Yalan, suç, korku…gibi kavramlar halk kültürünün sanata yansımasıdır. Bu kavramları bütün halk kültürlerinde görebiliriz. O zaman halk kültüründeki bu kavramlar evrensel bir motif olarak bütün sanat yapıtlarında kendini gösterir.

Örneğin Dostoyevski’nin Suç ve Ceza’sı, Tahsin Yücel’in Yalan’ı, Albert Camus’un Yabancı’sı…hep birer kavramı karşılayan yapıt adlarıdır. Bu yapıtlar da o ulusun kendi kültüründeki motifleri yapıt içerisinde açar.

Bir de Alman karikatürist Thomas Körner’ın şu karikatürünü görelim.

TOM: Thomas Körner, 1964’ten beri Çiziyor. Berlin-Kreuzberg’te yaşıyor.

Bu karikatürün teması, kişiler arası bir ilişki üzerine kurulmuştur.

Odada yatan bir dalgıcın(adam) kadınla (eşiyle)olan ilişkisi öne çıkıyor. Buradaki mizah unsuru kadının elinde sarkıttığı köpekle adam arasında bağlantıdır. Köpeğe bağlanan ya da takılan nesne köpek balığının yüzgecidir. Böylece köpek ile balık yüzgeci okurda (karikatürü bakan kişide) köpekbalığı çağrışımı uyandırıyor. Adamdaki yüzme paletleri ile köpeğe bağlanan yüzgeç arasındaki ilişki bize ikinci bir çağrışıma götürür. Bu da karikatürdeki olay örgüsünü ortaya koyar. Buradaki görsel metinin(karikatürün)yapısını belirleyen; olay örgüsü, yer, zaman ve kişiler bütünlüğüdür.

Karada(odada) bir deniz havası yaratılarak, köpekbalığının (köpek ve balığın ‘köpeğin sırtındaki yüzgeç’ ile oluşturulan köpekbalığı bireşimi) saldırganlığı ile ilgili mizah olgusu öne çıkıyor.

Karikatürdeki bu durum, kadın erkek ilişkilerini kızgınlık, öfke, saldırı ve tepki…biçiminde birer kavramlar bütünü olarak ortaya çıkarmaktadır. Bu, Batı kültürünün davranışsal bir kişilik yansımasıdır.

Çağımız sanatçısı olan Thomas Körner kızgınlık, öfke, saldırı ve tepki gibi kavramları halkının yaşam biçiminden alarak birer evrensel motif olarak karikatürüne yansıtmıştır.

Sonuçta karikatür ve yazın gibi sanatlar, evrensel motifleri ulusların yaşam kültürlerindeki kavramlardan alırlar, diyebiliriz.

YAYIMLANDIĞI YER :
KUŞADASI’NDA ÖYKÜYE VE ŞİİRE YOLCULUK 5. KİTAP
KUŞADASI BELEDİYESİ KÜLTÜR HİZ.
EKİM 2008

Hasan Efe
hasanefe35@hotmail.com

Tenten Geliyor Tenten!

Tenten geliyor Tenten!

Çizgi roman kahramanı Tenten sinema perdesinde boy gösterecek. Yönetmenliğini Steven Spielberg’ün yaptığı filmde Tenten karakterini genç ve yetenekli aktör Jamie Bell canladıracak

Sinema sanatının önemli bir parçası haline gelen çizgi roman uyarlamaları, örneklerini çoğaltmaya hız kesmeden devam ediyor. Bu kez gündemde olan uyarlama ise çizgi roman dünyasının en önemli ve köklü kahramanlarından biri olan, Belçikalı çizer Herge’nin yarattığı ve pek çok kez beyazperdeye uyarlansa da bir türlü hak ettiği değeri göremeyen Tenten... Beklenen filmin detayları ise yavaş yavaş açıklanıyor ve sinemaseverlerin filme yönelik merak ve ilgileri de artıyor.

Filmi, dünyaca ünlü ve Oscar ödüllü yönetmen Steven Spielberg’ün yapacağı yönündeki haber sinema dünyasını meşgul ederken, filmde başrolü yani Tenten’i hangi aktörün canlandıracağı belli oldu: Variety dergisinin haberine göre, Tenten rolünü 22 yaşındaki aktör Jamie Bell’in oynamasına karar verildi. Haberde, Tenten’in maceralarından anımsadığımız Kızıl Korsan karakterini ise son James Bond filmi Quantum of Solace’da başrol oynayan Daniel Craig’in canlandıracağı bilgisi de var.

Bununla birlikte Spielberg ve Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin Yeni Zelandalı yönetmeni Peter Jackson’ın, Tenten serisinin beyaz perdeye aktarılması için anlaşmaya vardıkları ve Jackson’ın filmin yapımcılığını üstleneceği de filmle ilgili kesinleşen detaylar arasında yer alıyor. Tenten serisinin, gerçek aktörlerin oynadığı animasyonlar biçiminde çekileceği de belirtiliyor.

Serinin sinemaya aktarılacak ilk kitabı Tekboynuz’un Sırrı/Le secret de la Licorne’un çekimleri geçtiğimiz hafta başladı. Serinin ikinci filmi ise Jackson tarafından çekilecek ve proje tamamlandığında ortaya bir üçleme çıkacak. Spielberg, Tenten’i beyaz perdeye taşıyacağını iki yıl önce açıklamıştı. Filmin önümüzdeki sene gösterime girmesi planlanıyor.

Büyük bir sorumluluk alıp çizgi roman tarihinin en önemli kahramanlarından birini canlandıracak olan Jamie Bell, 14 Mart 1986 doğumlu gencecik bir oyuncu. Ancak 2000 yılında başladığı kariyeri başarılarla dolu genç yıldızın. 2000’de başrolünü üstlendiği Billy Elliot filmiyle büyük bir çıkış yapan aktör, sergilediği başarılı performansla henüz 14 yaşındayken En İyi Erkek Oyuncu kategorisinde BAFTA ödülünü almayı başarmıştı. İngiltere doğumlu genç oyuncu, bu rol için 2 bin aday arasından seçilmişti. Ödül kazanmasının ardından da hızı kesilmedi Bell’in. 2002 yılında Deathwatc ile, Nicholas Nickelby, 2004’te Undertow, 2005’te ise üç filmde birden rol aldı. Thomas Vinterberg imzalı Dear Wendy, Arie Posin tarafından yönetilmiş kara komedi The Chumscrubber ve Peter Jackson’ın yeniden sinemaseverlere sunduğu klasik King Kong ile izleyicilerin karşısına çıktı Jamie Bell... Sinema filmlerinin dışında Amerikalı punk grubu Green Day’in Wake Me Up When September Ends şarkısının videosunda boy gösterdi. 2006’da Flags of Our Father’da oyunculuğa devam eden Bell, 2007’de de tek filme imza attı ve Hallom Foe adlı yapımda başrol oynadı. Geçtiğimiz yıl iki film çeviren genç aktör, bir bilimkurgu filmi olan Jumper’da ve İkinci Dünya Savaşı sırasında geçen Defiance‘da rol aldı. Yıldızı hızla yükselen oyuncunun Tenten’i canlandırdıktan sonra işlerinin iyice açılacağına kesin gözüyle bakılıyor.

Taraf

Kapakta Çizime Ne Gerek Var?

Kapakta Çizime Ne Gerek Var?
Leman'ın kapağı...
Lütfen bir arkadaşınız kapaktaki yazıları ve balonları size okurken, gözünüzü kapatın.
Bakın bakalım, kapak çizimine gerek var mı?
Balon diyaloglu karikatür modasını protesto etmek lâzım.
Çizgiyi öldürdüğü yetmiyormuş gibi, mizahçılık ile stand-upçılığın birbirine karıştırılmasına sebep oluyor.
Ne bu böyle, yirmi tane konuşma altı sözümona karikatür...
Ne hareket var, ne mimik ne de kompozisyon....
Yarım yangaldak karikatür tipleri...
Ne hale geldik...

Levent Elpen
leventelpen@gmail.com

Alıntı:
K-Grubu

27 Ocak 2009

"Gazze" Konulu Karikatür Yarışması (05 Şubat 2008)

Gazze için karikatür yarışması

Toplumsal Dayanışma Kültür Eğitim ve Sosyal Araştırmalar Derneği (TOKAD) bir karikatür yarışması düzenleyerek, Gazze’nin ve Gazze direnişinin çizgilere yansıtılması çağrısı yaptı.

TOKAD, uyanışın, dirilişin ve direnişin sembolü haline gelen Gazze’nin karikatür çizgileriyle ifade edilmesini amaçlayan bir karikatür yarışması düzenliyor.

İlköğretim, ortaöğretim ve halk kategorilerinde düzenlenen yarışmaya son katılım tarihi 5 Şubat 2009.

Dereceye giren karikatürlerle, Gazze’nin gündemde kalması amacına yönelik bir sergi açılması planlanıyor.

Dernek tarafından yapılan açıklamada “Gazze, bugün itibariyle sadece bir mekân değildir. Gazze; dünyanın her yerinde İntifada kadar güçlü bir çağrışım yapmaktadır. Gazze artık zulme karşı direnmenin; baskılara rağmen teslim olmamanın ve her türlü zorluğa dayanışma içinde karşılık vermenin, direnmenin ve tekrar tekrar dirilmenin bir sembolüdür. Müslümanlar Gazze’nin örnekliğinden ibret almalıdır. Gazze’ye yönelen destek daha birçok Gazze’nin varlığına işarettir; Gazze artık yok edilemez bir sembol olmuştur.” denildi.

Karikatürler, derneğin
Behzat Bulvarı,
Behzat Camii Karşısı,
No:220, Tokat

adresine gönderilebileceği gibi yüksek çözünürlükte ve ebatlarda olmak şartı ile
adresine e-postayla da gönderilebilir.

TOKAD

25 Ocak 2009

”Kitap ve Kütüphane” Konulu Karikatür Sergisine Davet!

KARİKATÜR SERGİSİNE DAVET
Saat Kulesi Karikatürcüler Grubu ve Toplum Gönüllüleri Vakfı ”Kitap ve Kütüphane” konulu karikatür sergisi düzenleyecektir.
Yıl boyunca değişik kentlerde açılacak sergi, İl Halk Kütüphanelerinde gerçekleştirilecek.
Bu konuda en fazla 2 adet karikatürünüzü, 15 Şubat’a kadar göndereceğiniz adres aşağıdadır. Herkese kolay gelsin.
Saat.kulesi35@hotmail.com

Mustafa Yıldız

Pursaklar Belediyesi Nasrettin Hoca Karikatür Yarışması Ödül Töreni Yapıldı!

PURSAKLAR BELEDİYESİNDE KARİKATÜR ÖDÜL GECESİ
Pursaklar Belediyesi tarafından organize edilen Nasrettin Hoca Karikatür Yarışması sonuçlandı.
Türkiye, Kıbrıs, İran ve Azerbaycan’dan çok sayıda katılımın olduğu yarışmaya 200 sanatçı yaklaşık 1000 eserle yarışmaya katıldı.
Yarışma jüri üyeliklerini Turgut Yılmaz, Yüksel Bayram, Mehmet Keskinkılıç ve Faruk Günindi yaptı.
Pursaklar Belediyesi Kültür Merkezinde gerçekleştirilen ödül törenine Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdür Doç.Dr. Ayşenur İslam, Pursaklar Kaymakamı Dr. Ahmet Cengiz, Altınova Belediye başkanı Yusuf Koca, Sirkeli Belediye Başkanı Mehmet Yurtseven, Ak Parti Pursaklar İlçe başkanı Sinan Ünver ve çok sayıda Pursaklar halkı katıldı.
Yarışmada büyükler kategorisinde birinci Mehmet Arslan, ikinci Talip Dilber, üçüncü Faruk Soyarat olurken Hicabi Demirci, Ali Şur ve Murat Yılmaz'da mansiyon ödüllerini kazandı.. İlköğretim ve Lise kategorisinde ise birinci Yavuz Girgin, ikinci Hatice Uslu, üçüncü Ayşenur Çakır oldu. Mansiyon ödüllerini de Çağlar Özgün, Ulaş Dinç ve Uzay İlkiz kazandı.
Ödüllerini alan yarışmacılar böyle bir yarışma organize ettiği için Pursaklar belediye başkanı Selçuk Çetin’e teşekkürlerini sundular.
Ödül töreninin ardından Nasrettin Hoca slayt gösterisi yapıldı.
Pursaklar Belediyesi sunumunun ardından izleyicilere hitap eden Pursaklar Belediye başkanı Selçuk Çetin: “Yarışmaya katılan tüm sanatçılara teşekkür ediyorum. Ödül alan yarışmacılarımızı kutluyorum. Son günlerde Gazze’de yaşadığımız üzüntü verici olayların sona erdirilmesinde hükümetimiz ve başbakanımızın özel gayretlerini tüm dünya memnuniyetle karşılamıştır. İnsanlığa hizmet etmek adına yapılan bu gayretler karşılıksız kalmamış ve barış sağlanmıştır. Barışın kalıcı olmasını diliyor bu organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Pursaklar Belediyesi

Bendib "Karikatürlerimle Batıda Savaşıyorum!"

Bendib: Karikatürlerimle batıda savaşıyorum

Batıda yaşayan ünlü Müslüman karikatürist Khalil Bendib, "Çizgilerimle İsrail'in Filistin ve Batının ise İslam hakkındaki yalanlarının maskesini düşüyorum" dedi.

Mustafa Burak Sezer / TİMETURK
Çok kabilyetli siyasi bir karikatürist olan Khalil Bendib, İslam dünyasının tanınmış en favori karikatüristleri arasında sayılıyor. Karikatürlerini yayımladığı kişisel sitesi hemen her gün onlarca kişi tarafından ziyaret ediliyor. Aslen Cezayirli olan Khalil Bendib, lise ve üniversite eğitimine Amerika'da tamamladı.Halen ABD'nin California eyaletinde ikamet eden Bendib'in siyasi karikatürleri birçok gazetede neşrediliyor. Bendib ayrıca Pacifica Radyosunda haftada bir mizah tarzında siyasi yorumlarda bulunuyor.Son karikatür kitaplarından Mission Accomplished (Görev Tamamlandı), Ralph Nader, Cynthia McKinney, Publishers Weekly ve diğer eleştirmenler tarafından harika eleştiriler aldı. Dünyada giderek daha çok tanınan Khalil Bendib'i Türkiye'ye tanıtmayı bir vazife bildik. Bendib ile yapılan röportajı beğenerek okuyacağınızı umuyoruz:

Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
Meşhur Cezayir Savaşının olduğu sıralar, yaklaşık elli yıl önce, muhtamelen en kötü savaş atmosferinin içinde doğmuşum, bu da bana tüm dünyada ve özellikle Filistin’de zulme uğrayan insanlarla birlikte içgüdüsel kimliğimi kazandırdı. Ailem Fransızlar tarafından katledilmekten güç bela kurtuldu ve bir savaş mültecisi olarak dünyaya gözlerimi açtım. Fransızlar tarafından işkenceye uğramış iki amcam vardı, biri bu işkenceler sebebiyle öldü, ama ondan sonra o yıllarda canı bağışlanan, katledilmeyen hemen hemen hiçbir Cezayirli aile yoktu zaten. Bir buçuk milyon Cezayirli, Fransız sömürgeci devleti tarafından soykırıma uğrayarak, yok edildi. Biz Cezayirliler, kolonicilik kabusunun, hiç hafiflemeden Filistin’de yeni bir ad altında sürdüğünü düşünüyoruz. Ve bunu kabul edemiyoruz.

Ne zamandan beri siyasi karikatürler çiziyorsunuz? Başka anlanlarda da karikatürleriniz var mı? Mizah ve reklam gibi?
İlk karikatürlerim (üç yaşındayken) cesur Cezayir askerlerinin Cezayir bayrağına selam vermesiydi. Daha o zamandan beri siyasetle alakalıydım. Bu yüzden her zaman siyasi bir karikatürist olduğumu düşünüyorum.

Karikatürleriniz Muslim Observer ve Corp Watch dergilerinden başka nerelerde yayınlanıyor?
Ülke çapında küçük ve orta boyda 1,700’den fazla gazetede yayınlanıyor, tüm bu küçük matbu yayınlar “radara” takılmaya yeterli. Arada sırada New York Times, USA Today, LA Times ve diğer meşhur dergi ve gazetelerde de yayınlanıyor. Ama büyük şirketlere ait gazeteler bana tahammül edemez, çünkü karikatürlerim onların yalanlarını ve propagandalarını işaret ediyor. Müşterilerim arasında birçok İslami gazette, siyah gazeteler, progresif ve çevreci dergiler ve web siteleri var. Minuteman Media News Service, karikatürlerimi 1,700’ün üzerindeki matbu yayına dağıtan haber servisi.

Karikatürlerinizde sadece siyah ve beyaz renk mi kullanıyorsunuz? Öyleyse sebebi nadir?
Eğer müşterilerim isterse renkli yapıyorum, genellikle Corpwatch için. Renkli karikatür yapmak çok zaman alıyor ve matbu yayınların 99%’u için bu gerekli olmuyor, genelde siyah beyaz sayfalar kullanıyorlar çünkü.

Politik felsefe veya ideolojiniz nedir?

Kendimi hasıraltı etmeyi veya kendime hep aynı tür rolleri biçmekten hoşlanmıyorum ve bütün dar görüşlü ideolojileri eleştiririm. Üçüncü dünyada, bir Arap ülkesine ait olup batıda, emperyalist canavarın karnında yaşayan birisi olarak, her iki tarafı da politik açıdan görebildiğimi söyleyebilirim. Yani gözlerim bana çok yönlü bir perspektif kazandırdı, bu böyleyken Amerika’daki pekçok meslektaşımın tek gözü kördür ve olayları diğer gözleriyle, batılı, Avrupamerkezli bir bakış açısıyla görüyorlar.

KARİKATÜRLERİM ADALETSİZLİĞE VE RİYAKARLIĞA KARŞI

Eğer bir tek birleştirici temadan bahsedersek, karikatürlerinizdeki mesajınız nedir? Neyi kazanmayı umut ediyorsunuz?
Adaletsizliği ve riyakârlığı kınamak en genel mesaj olabilir. Genellikle retorik (belagatlı hitabet) arasında uçup giden resmi nutukla (propaganda), gerçek işler arasındaki büyüyen uçurum. Filistin bunun için mükemmel bir örnek: Siyonist yalanlarıyla, İsrail’in sürekli kurban olduğu yalanı ve işledikleri soykırımlar ve Filistinli halka karşı uyguladıkları siyaset arasındaki uçurum. Medyamızın neredeyse 99%’u İsraillilerin propagandasını yaymasına yardım ederken, bu yalanların maskesini düşürmenin benim özel bir görevim ve misyonum olduğunu düşünüyorum. Aynı şey İslamofobi gibi şeyler için de geçerli. Ve üzgünüm ki Kuzey Amerika’da buna yeltenen tek kişi benim. Tüm diğer karikatüristler ya tekerlekli sandalyelerinde uyuyor ya da suç ortaklığı yapıyorlar.

Karikatürlerinizi Müslümanlara yapılan saldırılara karşı bir müdafa olarak konumlandırabilir misiniz?
İslamfobi, anti-Semitizmin yerini aldı (ironik olarak, birçok Siyonist Yahudi, anti-Semitism diye adlandırılan bu tür eski bir nefretin liderliğini yapıyorlar ve bu nefreti Müslümanlara ve Araplara yönlendiriyorlar.) Şimdiye kadar bu ülkede hiç bir karikatürist bu aşağılama ve kötülemenin bu korkunç biçimini kınamaya cüret etmediği ya da zahmet etmediği için, bu eksiklik bunu otomatikmen benim işim yapıyor.

11 Eylül üzerine olan karikatürlerinizden bahsedelim. Müslümanlara ve Araplara yapılan saldırılardan, civil özgürlüklerin kaybından, tüccarlardan, vesaire.
Müslümanlar ve Araplar tarihsel olarak zulme ve baskıya uğramış gruplar arasında (siyahlar, Amerikan yerlileri, Latinler, vs.) son zamanların tek günah keçisi oldular. Şu anda biz belli nedenler için “ötekiler” veya “düşman” olarak adlandırılıyoruz, eski ülkelerimiz savunmasız ve kolay ele geçirilebilir durumda. Filistin’de, Irak, Lübnan ve Afganistan’da neler olduğuna bakın. Ama bu zayıflık geçici ve er ya da geç artık ne askeri güçler ne de medya propagandası insanlara boyun eğdiremeyecek. Bu arada, aynı zamanda adeletsizliği ve zulmün ortadan kalkmasını hızlandırmak için, Amerikalı arkadaşlarımızı neler olduğuna dair bilgilendirmek, dünyayı eğitmek, bizim görevimiz.

FİLİSTİNLİLER BİR GÜN ÖZGÜRLÜKLERİNE KAVUŞACAK

Karikatürlerinizde Filistin ve Filistinlileri savunuyorsunuz; bunun üzerine konuşalım?
Cezayirliler ve onlardan önceki pek çokları gibi, Filistin insanları kahraman insanlar, bir çok eziyetli ve acı dolu kayıplardan sonra, sonunda galip gelecek, kendi ülkelerini ve özgürlüklerini geri kazanacaklar. Onlar ilk defa işgal edilmiyor: Haçlıları hatırlayın? Sonunda zafer onların olacak, bunun hakkında hiç bir şüphe yok. Tek soru bu zafer neye mal olacak, acı bir şekilde, bu söyleşiyi yaparken, bu maliyeti kendi gözlerimizle Gazze’de görüyoruz.

Son zamanlardaki Arap/Müslüman dünyasıyla olan bağlantınız nasıl?
Son günlerde herhangi bir İslam ülkesini ziyaret ettiniz mi?Kendi yerli Kuzey Afrika’mla asla kontağımı kaybetmedim. Pek çok akraba ve arkadaşlarımın yaşadığı Cezayir ve Fas’a gidiyorum. Hiç Orta Doğu’da bulunmadım ama Kaliforniya’da ve ülkenin diğer yerlerinde Orta Doğu’lu bir topluluğun bir parçası oldum, bir çok kez buradaki Filistinli kardeşlerim tarafından “Fahri Filistinli” olarak ödüllendirildim. Karikatürlerin yanısıra, Filistin adına çeşitli heykeller yaptım, bunları web sayfam, www.studiobendib.com’da “Public art” başlığı altında görebilirsiniz. Ilk heykelim Filistin-Amerikan barış aktivisti Alex Odeh’e dair bir taktir çalışmasıydı, Alex’i Los Angeles’tan tanıyordum ve 1985’de, Santa Ana’da bir JDL üyesi tarafından öldürülmüştü; bir diğer heykelim ise 1948’de yapılan Deir Yassin katliamını anlatan bir anıttı.

Karikatürden başka, şiir ve yazmak gibi başka alanları da denediniz mi?
Heykel, seramik, resim ve bu günlerde biraz siyasi komedi de yapıyorum. (“Prez in the Fez”: www.bendib.com/video)

Arap dünyasının çaresizliği ve geri kalmışlığı üzerine ve Arap liderlerinin bozulmuşluğu ve Amerika’nın uşağı olma konusunda bir şeyler söyler misiniz? Bu ülkelerde yaşayan sıradan insanlara, durumlarını yükseltmek için neler yapmaları gerektiğine dair tavsiyeleriniz nelerdir?Evet, biz Araplar çifte-darbe yemekten muzdaribiz: kendi liderlerimizin bozulmuşluğu ve arsız despotizmi ve aynı zamanda çırılçıplak opportunist emperyalist tecavüzün dışardaki ülkelerden gelmesi: Fransa, İngiltere, İsrail ve şimdi hatta Amerika. Yani bizim iki kat daha fazla dağa tırmanmamız gerekiyor, ama benim Arap ve Müslüman Amerikalılardan gelecek nesillerin inşaallah sorunları çözecekleri üzerine inancım tam.


YAKINDA DÜNYA MÜSLÜMANLARI GÖRECEK

Arap ve Müslüman Amerikalılar üzerine umudunuz ve mesajnız nedir? Ne yapmalı ve yapmamalılar?
Daha once de söylediğim gibi, umut hem genç Araplardan hem de Amerikalı Müslümanlardan geliyor. Düzenli olarak ülkenin çeşitli eyaletlerinde gençler tarafından düzenlenen seminerlere ve atölye çalışmalarına davet ediliyorum, ve gençlerimizin kimlikleri hakkında ne kadar sağlam ve parlak olduklarını görmek bu ülkede bana umut ve cesaret veriyor. Ben hakikaten inanıyorum ki bir veya bir sonraki nesilde (20-30 yıl arası) insanlarımız bir çok pırlanta gibi avukata, doktorlara, mühendislere, mucitlere, girişimcilere, sanatçılara, aktörlere ve gazetecilere (Endülüs’te olduğu gibi) kavuşacaktır, bu da insanlarımızın daha fazla üstüne basılmasına engel olacak, ne Amerika’da ne Filistin’de ne de Ortadoğu’nun diğer yerlerinde. İnanıyorum ki diğer Amerikalı etnik topluluklarda olduğu gibi tedricen hassas ve kritik bir kitleye ulaşacağız ve İslamofobi, Filistinlerin kurban edilmesi ve diğer Araplar geçmişteki görkemli günlere geri dönecek. Gençlere mesajım, sıkı çalışmaya ve eğitimlerine devam etmeleri, kim olduklarını unutmamaları ve yakında nelere kadir olduğumuzu tüm dünyaya göstereceğimiz!

Bu doğru bir soru değil ama en favori iki üç karikatürünüzü belirtebilir misiniz?
Gerçekten çocuklarım arasında bir ayrım yapamam, (karikatürlerim hatta karikatür kitaplarım arasında) ama buradaki üç karikatürü klasiklerim arasında kabul edebilirim.

Khalil Bendib'in sitesi: http://www.bendib.com/

Time Turk

24 Ocak 2009

Çorum'un İlk Mizah Dergisi Çıkıyor!

Çorum'un İlk Mizah Dergisi Çıkıyor!
ÇORUM'DA HAFTALIK YAYINLANAN LEBLEBİ KEYFİ MİZAH SAYFASI , BAĞLI OLDUĞU ÇORUM HAKİMİYET GAZETESİNİN19. KURULUŞ YIL DÖNÜMÜNE ÖZEL MİZAH DERGİSİ OLARAK ŞUBAT AYINDA GAZETEYLE BERABER ÜCRETSİZ DAĞITILACAK .
LEBLEBİ KEYFİ MİZAH DERGİSİ ÇORUMUN İLK VE TEK MİZAH DERGİSİ OLMA ÖZELLİĞİ TAŞIYOR.
EDİTÖRLÜĞÜNÜ VE ÇİZERLİĞİNİ ERDOĞAN ORUÇ'UN YAPTIĞI DERGİYE ÇİZGİLERİYLE DESTEK VEREN KARİKATÜRİSTLER : MUAMMER OLCAY,ERDOĞAN OĞULTEKİN ,FETHİ ÖZDENK, MURAT GÖK, ALTAN ÖZESKİCİ, YILMAZ BAŞ, EMRAH AVCI , ŞAFAK KARAMAN

Erdoğan Oruç
orucerdogan@gmail.com

23 Ocak 2009

Raşit Yakalı'nın "30. Yılında Hasan Aycın ve Karikatür Sergisi" İzlenimleri!

Raşit Yakalı kendisine ait blog sitesinde "30.Yılında Hasan Aycın ve Karikatür Sergisi" ile ilgili izlenimlerini yayınladı.

...
Cemal Reşit Rey Konser Salonun dışardaki büyük salonunda ise karikatürist Hasan Aycın arkadaşımızın karikatür sergisi vardı.

Güzel bir şekilde sunulmuştu. Karikatürlerin hepsi yazısız gülen düşünce karikatürleri idi.

Hasan kardeşimi yıllardır çizgilerinden tanır ve izlerdim. Bugün kısmetimde bir taşla iki kuş vurmak varmış. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Karikatür ve Mizah Müzemizde onun karikatür albümlerini izlemiştim ve çok beğenmiştim. Kendisiyle tanışmak mümkün olamamıştı 30 yıldır. Bu sergi onun 30. sanat yılı sergisi idi. Kendisi yoktu, kardeşiyle tanışabildim.

Cebimden ayırmadığım makinemi çalıştırmaya başladım. çok resim çektim. Bazılarını sergi havasını koklatmak, daha doğrusu sizlere yaşatmak için sunuyorum. Ben, bunu da bir karikatür dersi olarak işlediğimi düşünüyorum.

Bu sergiyi görmeyen arkadaşlarım fırsat bulurlarsa kaçırmasınlar

Düzenleme, sunum etkileyici.

Deftere birşeyler yazmak istedim titreyen çirkin yazımla.

Büyük sergilerde fiyat listesi oluyor ama bir karikatür sergisinde böyle bir listeyi az görürsünüz. Bunu da bir örnek olarak sunuyorum.




Alıntı:

Dursun Gürlek'in "Tebessüm ve Tefekkür" İsimli Kitabı Çıktı!

Dursun Gürlek'in "Tebessüm ve Tefekkür" İsimli Kitabı Çıktı!
Şurası bir gerçektir ki, herkes fıkra anlatamaz, ibretli ve hikmetli sözler söylemek, kulaklara küpe hazırlamak, insanları hem güldürmek, hem de düşün-dürmek için keskin zekâ kadar, ilim ve irfan hazînesine ihtiyaç var. Dağarcığı dolu olan ve bu arada zekâsı da tatlı tatlı kaşınan bir bilginin, bir şâirin, bir sanatkârın sözleri, hiç şüphe yok ki altın ve mücevher değerindedir. Onun içindir ki, eskiden bâzı pâdişahlar, bir takım önemli devlet adamları, dinledikleri ve beğendikleri söz ustalarının, mizah üstadlarının, şâirlerin ve ediplerin ağızlarını altınla doldurmak istemişlerdir.

Şaka, ciddi bir iştir. Kelâm-ı kibar, kibar-ı kelâm olduğu gibi, mizahın îzahı da düşündürürken güldürmesi, güldürürken de düşündürmesidir. Unutmayalım ki, Allâh'ın yarattığı canlılar içinde sâdece insan, tebessüm etmek ve tefekkür etmek gibi iki önemli özelliğe sâhiptir.

İşte birbirinden güzel kültürel eserleriyle Kubbealtı yazarları arasına katılan Dursun Gürlek'in, 'Tebessüm ve Tefekkür' adlı yeni kitabında 'Paralı Kitap, Cimrinin Yoğurdu, Dâr-ı Bekâ, Mihrimah Sultan'ın Kedisi, Mücevher Kutusundan Çıkanlar, Garîbeler, Mezarda Doğan Çocuklar, Latif Latifeler, Bıyıklı Evliyâ, Aynalı Hâkimin Mârifeti, Eski Kitaplardaki Eskimez Sözler' gibi nefis yazılar mevcut.

Kubbealtı

21 Ocak 2009

YENİ AKREP Dergisi'nin 77. Sayısı Yayınlandı.

Dergiyi PDF Formatında okumak için TIKLAYINIZ

Hüseyin ÇAKMAK

Pursaklar Belediyesi Nasrettin Hoca Karikatür Yarışması Ödül Töreni 22 Ocak'ta!

Pursaklar Belediyesi Nasrettin Hoca Karikatür Yarışması Ödül Töreni!

Ankara Pursaklar Belediyesinin Mizah Derneği ile düzenledikleri Nasreddin Hoca Karikatür yarışması sonuçları 1 Ocak 2009 tarihinde açıklanmıştı.

Karikatürist Turgut Yılmaz, Mehmet Keskinkılıç, Faruk Günindi ve Yüksel Bayram'dan oluşan jürinin 1000 kadar eser arasından dereceye girenleri seçtikleri yarışmanın ödül töreni 22 Ocak 2009 Perşembe günü saat 18:00'de Pursaklar Yunus Emre Kültür Merkezinde gerçekleştirilecek..

Ödül töreninde Nasreddin Hoca Oyunu da sahnelenecek.
Törene Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Belediye Başkanı Selçuk Çetin, Mizah Derneği Başkanı Ahmet Kesgin, Cafcaf Mizah Dergisi Yayın Yönetmeni Asım Gültekin'in katılacağı belirtiliyor.

Yarışmada dereceye girenler görmek için TIKLAYINIZ

Pursaklar Belediyesi Kültür Merkezi
Tel: 0312 52 700

Adana'dan Karikatürlü Haberler!

ADANA'DAN KARİKATÜRLÜ HABERLER!
ÇİÇEĞİ BURNUNDA KARİKATÜRCÜLER MİZAH FESTİVALİ
Bu yıl ikincisi düzenlenen "Çiçeği Burnunda Karikatürcüler Buluşması" Adana Tüyap Çukurova Kitap Fuarı kapsamında gerçekleşti. Gırgırın efsane olduğu yıllarda adeta okul olan "Çiçeği Burnunda Karikatürcüler" sayfası çizerleri birkez daha Adana'da buluştu. Nuri Kurtcebe'ye onur ödülünün verildiği etkinlikte, Kurtcebe Gırgırın ilk günlerini anlattı. Adana'lı çizerler Mustafa Öncül ve Sefa Sofuoğlu'nun çok emek harcadığı etkinlikte, Türkiye'nin dörtbir yanından gelen çizerler renkli anlar yaşadı.

Mustafa Yıldız
mistikyildiz@hotmail.com

Ali Aksan ve Mert Gürkan Sergisi Açıldı!

ALİ AKSAN-MERT GÜRKAN KARİKATÜR SERGİSİ 17 OCAK CUMARTESİ GÜNÜ ND KARİKATÜR VAKFI GALERİSİ'NDE AÇILDI.

SERGİ HABER VE FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ

Obur Mizah

18 Ocak 2009

İsrail Çizgi Roman'la Protesto Edildi!

İsrail Çizgi Roman'la Protesto Edildi

Çizgi Roman Okurları Platformu (ÇROP) üyesi ve yazarı "Çizgi Roman Senaryosu" kitabı yazarı oyuncu -yazar Ümit Kireççi blogundan İsrail'i kitapla, bilgiyle, çizgi romanla protesto ettiğini duyurdu. İşte Kireççi'nin blogundaki protesto duyurusu:

İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği insanlık dışı çocuk cinayetlerini protesto eden makalelerim http://cizgiromanokurlariplatformu.blogspot.com/ adresinde yayınlanmış olsa da içimdeki acı dinmek bilmiyor. Ölen her çocukla, yaralanan her çocukla, nefreti öğrenen her çocukla birlikte içimde bir parça daha ölüyor!

İsrail'i yaptıklarından ötürü protesto etmek için iki kitap gönderdim elçiliğe: İçinde ülkemizin en önemli çocuk-gençlik edebiyatçılarıyla birlikte benim de bir öykümün yer aldığı "Hani Her Şey Oyundu" (HHSO) şiddet karşıtı öykü antolojisi ile Art Spiegelman'ın dilimize de kazandırılmış olan Nazi şiddeti ve toplama kampındaki Yahudi soykırımını kaleme aldığı "MAUS: Hayatta Kalanın Öyküsü" adlı çizgi roman.

Protesto metnim:

"Sayın yetkili,
Savaşların neden çıktığını, kimin haklı kimin haksız olduğunu sorgulayacağımız zamanlar olacağı gibi çocukların, sivillerin, yaşlıların ve savunmasız insanların öldürülmesini asla sorgulamayacağımız zamanlar da olacaktır. Şimdi ülkeniz sayesinde bu "sorgulamama" safhasını yaşıyoruz. Filistinli ölen çocuk da, savaşı ve cinayeti öğrettiğiniz Yahudi çocukları da tüm dünyanın çocuklarıdır. Sizden ricam çocuklarımıza dokunulmamasıdır.
Vahşet ve barbarlık olarak adlandırabileceğimiz cinayetlere lütfen "dur" deyin!
Veya...Elinize ulaşan kitapları bunlardan ders çıkarması gereken yöneticilerinize iletin!
Saygılarımla, .... "


Belki okur değişirler...
Bilgiyle protesto etmek isteyenler için:

İsrail Başkonsolosluğu, İstanbul
Adres:
YAPI KREDI PLAZA C BLOK Kat 7
LEVENT
Telefon:(0212) 317 65 00 pbx
Faks:(0212) 317 65 55
Görev Bölgesi:Marmara, Ege, Trakya, Batı Karadeniz

Ç.R.O.P

İsrail Çizgiyi Aştı, Çizerler Savaş Açtı!


İsrail çizgiyi aştı çizerler savaş açtı

İsrail'in Gazze'de sürdürdüğü katliam birinci ayını doldurmak üzere. Vahşet boyutunda devam eden saldırılarda ölenlerin sayısı 1.100'ü aştı ve görünen o ki dünyanın gözü önünde cereyan eden bu kıyım için ciddi bir gelişme ufukta görünmüyor
.

Ekranlara yansıyanlar ise bombaların isabet ettiği hastane ve okullardan çıkan cansız çocuk, kadın ve erkek bedenleri. Ne söylersek söyleyelim, bir gerçek hiç değişmiyor: Filistinliler ölüyor!..

Ama yine de insani duyarlılığını kaybetmemiş her kesimden çıkan onurlu sesleri bombalar susturamıyor. Yazının, şiirin ve sözün gücüyle yaşanan bu vahşete karşı çıkanlar arasında çizerler ön sırayı alıyor. Her zaman bizi gülümseten karikatürler bu kez acıyı resmederek bir ironiyi de ortaya koyuyorlar. Çizginin sade ve vurucu gücüyle Filistin'e destek veren birçok isim var şüphesiz. Biz de bu haftayı Filistin'i onurlu bir şekilde savunurken diğer yandan İsrail'e sert eleştiriler getiren çizerlerin bir kısmını ağırlayalım istedik sayfalarımızda. Siyonizm'e karşı en sert çizgileriyle tanınan ve internet üzerinden bütün çizgileri dünyaca paylaşılan Brezilyalı çizer Carlos Latuff, Siyonizm'i çok tehlikeli bir siyasal akım olarak tanımlayan Belçikalı çizer Ben Heine ile yaptığımız görüşmeye Penguen Dergisi çizeri Erdil Yaşaroğlu ile Zaman Gazetesi çizeri Dağıstan Çetinkaya da katkıda bulundu. Söylenebilecek milyonlarca kelimeyi tek karede anlatarak Filistin'e destek veren ve İsrail'e karşı bayraklaşan karelerle içerideki sayfamızda sizleri baş başa bırakıyoruz.

Çizerler, Filistin'e karikatürleriyle destek veriyor; Sanatın çizgisi belli
Filistin üzerinde oynanan vahşi oyunu, İsrail'in yıllardır Filistin toprakları üzerinde uyguladığı vahşeti, en dramatik ve güçlü şekilde ortaya koyan efsane bir karikatürle tanıdık: Hanzala... Filistinli karikatürist Naci El Ali'nin bu tiplemesi Filistin dramının en yakın tanığı olarak Filistin'in sesini dünyaya duyurmuştu. Yüzü hiç bir zaman görünmeyen 'Hanzala'; 1987'de Londra'da, İsrail istihbarat servisi MOSSAD tarafından susturulmuş, Naci El Ali öldürülmüş ve Hanzala yetim kalmıştı. Hanzala'nın siyah beyaz kanı yerde kalmadı elbet. Çizerler Filistin'de olup bitenleri en güçlü şekilde kağıda aktarmaya devam ettiler. Bir aydır yeniden başlayan saldırılar Filistin'e kucak açan çizerleri yeniden acılı karelerde buluşturdu. Bu isimlerden en önemlisi hiç şüphesiz Brezilyalı çizer Carlos Latuff. Çizgileri Filistin davasının bir bayrağı gibi elden ele, siteden siteye dolaşan Latuff, 30 Kasım 1968 de doğmuş, Brezilyalı sol kesim bir sendikada 1990' dan beri profesyonel karikatürist olarak çalışan bir sanatçı. Onun Filistin davasına destek vermeye iten şey, Batı Şeria'nın işgal edilmiş topraklarını ziyaret etmek üzere "Barış ve Demokrasi için Filistinliler Merkezi"nin davetlisi olarak 1999 'ta Filistin'e gitmesiyle başlıyor. "Orada bir milletin nasıl zalim bir askeri işgal altında yaşadığını görme fırsatı buldum. Al Halil 'de Adris adında bir şahısla karşılaştım, beni ailesiyle tanıştırdı, İsrailli askerler tarafından M 16'nın darbeleri ile kırılan dişini, İsrailli yeni yerleşimciler tarafından evine atılan Molotof kokteyl yüzünden gövdesi yanıktan dolayı sarılı kızını gösterdi. Ve İsrail 'in savaş suçunu göstermek ve Filistinlilerin direnişini desteklemek için her türlü şeyi yapacağıma dair ona söz verdim. Ve bir sanatçı olarak bunu en iyi şekilde yapmanın yolunun yine sanatın içinde olduğunu düşündüm. Mr. Adris ve onun milletine olan sözümü tutmak için o günden beri yapmakta olduğumda budur." diyen Latuff, çizdikleriyle dünyadan çok olumlu tepkiler alsa da İsrail'in kendisini tehdit ettiğini söylüyor.

İsrail 'in sağcı kanadı, Likud partisine ortak bir web sitesinde, kendisine karşı önlem almaları için okuyucularına çağrı yapan bir makale yayınlandığını ve ABD ile İsrail destekçilerinin web günlüğü ve forumlarda karikatürleriyle ilgili çirkin şeyler yazdıklarını belirten Latuff, ölüm tehditlerinin ve küçük düşürücü kampanyaların Filistinlilerin mücadelesine olan desteğini engelleyemeyeceğini kaydederek "İfade özgürlüğü kasten İslami inancın direk aleyhinde konuşmak olunca peygamberleri Hz. Muhammed'i başında bir bomba ile tanımlamak oluyor. Ama Yahudi soykırımı gibi tarihi bir olayla ilgili karikatürler yapmak veya Filistin 'de İsrail ordusunun yaptıklarını Naziler ile kıyaslamak Yahudi düşmanlığı, Yahudi soykırımını inkar oluyor." oluyor.

"Bombalar beni derinden vuruyor"
Türkiye'nin, Müslüman bir ülke olmasına rağmen ABD ve İsrail ile iyi bir dost olduğunu dile getiren Carlos Latuff, Amerika'nın geçtiğimiz 10 yılda Araplara ve Müslümanlara nasıl davrandığının bilincinde olarak Türkiye'nin Washington ile her türlü ilişkiyi kesmesi gerektiğini, İsrail istihbarat biriminin işbirliği ile Öcalan'ın yakalandığını bilecek kadar da Türkiye'yi yakından takip ediyor. Televizyondaki haberlerde İsrail uçakları tarafından atılan ABD bombaları ile parçalara ayrılmış çocukların kendisini derinden yaraladığını söyleyen çizer, Filistinlilerin çektiği acıların küçümsenmesi bittiği zaman, onlarla gerçek bir dayanışma gösterildiği zaman, sivillerin üzerine fosfor bombası atılıyorken basit kınamalarla geçiştirilmediği zaman bu kıyımın duracağına inanıyor. Çizgileriyle Filistin davasına destek çıkan Latuff, Ben Heine, Mike Fluggenock, David Baldinger gibi çizerlerin Filistin'e desteklerini de önemsiyor.

"İsrail terörist bir devlet"
Henüz 25 yaşında olan Belçikalı politik sanatçı Ben Heine de internet üzerinde en çok paylaşılan çizgilerin sahibi. Fildişi Sahili'ndeki Abidjan'da doğan ve şu an Brüksel'de yaşayan Ben Heine, aynı zamanda öğretmenlik yapıyor. Politik karikatür ya da kavramsal illüstrasyonlarla tanınan çizeri Filistin'le ilgili düşünmeye ve çizmeye iten şey ise, gazetecilik okurken Ortadoğu ilişkileri konusunda uzman bir hocasından etkilemesi olmuş. "Filistin ve İsrail çatışmasını konu alan grafik çalışmalarım birçok kez kendi ülkemde sansüre uğradı. Daha çok Araplardan olumlu tepkiler alıyorum, bu da oldukça rahatlatıcı. Değişik zaman dilimlerinde bazı şahıslardan çirkin mailler alıyorum. Fakat bunun için bir şey yapamam. Fikirleri ifade özgürlüğümü ve eleştirisel yanımı kullanarak üretken olmaya devam etmek zorundayım." diyen Ben Heine, sanatın geçici olaylara kalıcılık damgası vurduğunu söylüyor ve gücünün de buradan geldiğini düşünüyor. Kendisini ifade özgürlüğü konusunda son derece geniş, vicdan ve sorumluluk sahibi bir partizan olarak gören Heine, Siyonizm'in son derece eleştirel bir gözle yaklaşılması gereken tehlikeli bir siyasî akım haline geldiğine dikkat çekerek, İsrail tarafından yapılan çok sayıdaki insan hakları ihlalleri karşısında kendisi fena halde sarsılmış ve isyan ederken bulduğunu kaydediyor. "İsrail, terörist bir devlet olma niteliğini her geçen gün pekiştiriyor. Bu kabul edilemez ve buna karşı durulmalı. Dün zulme uğrayan insanlar bugün zalim ve faşistlerin rollerini üstlenmiş durumdalar. Bir politik grafik sanatçısı olarak inanıyorum ki, görevim İsrail'in zulmünü lanetleyen çalışmalar yapmak." diyen Ben Heine, Filistin için çizen Carlos Latuff, David Baldinger, Abonoon, Khalil Bendib'i beğendiğini belirtiyor.

Salih Zengin
s.zengin@zaman.com.tr

Filistinlerin acısı ilhamım


Carlos Latuff (Brezilyalı çizer)
Sanatımın Filistinliler tarafında, Iraklılar ya da zulüm altında olan insanlar tarafında tahsis edilmiş olarak dünya genelinde birçok insana ulaşıyor olması beni çok memnun ediyor. Bu duyarlı bir sanatçı olarak benim görevim. Sevgili Filistinlilerin öldürülüşünü gördüğüm zaman hissettiğim acı, ilhama dönüşüyor ve karikatürlerim ortaya çıkıyor. Onların insanlarda ilgi uyandırmasını diliyorum. Ölüm, işkence ve devlet terörü tanımlayan karikatürlerden zevk alan insanları hayal edemiyorum, tabii US ve İsrail askerleri değillerse...

İsrail vahşetine sessiz kalamam

Ben Heine (Belçikalı çizer)
İsrail'in, Filistin'e uygulanan emperyalizm ve şiddete dur demeye devam etmek zorundayız. Umut ediyorum ki bir gün Filistin barışçıl komşuları ile beraber özgür ve bağımsız olur. Acı yerine, sürekli çiçekleri çizebilmek isterdim. Fakat İsrail'in vahşi tecavüzleri karşısında sessiz kalırsam kendimi suçlu hissederdim. Yakın bir zamanda çizdiğim "Bir şeyler yanlış olmalı" karikatürüm gerçekten etkileyici. Başrolde oynayan kişilerin muhatap oldukları orantısız gücü gösteriyor. Filistinli siviller ve masumlar için sonuç gerçek, çok can acıtıcı ve daha dramatik. Gazze hastaneleri ağır yaralılarla dolu iken İsrail ordusu tarafından Gazze'nin elektriklerinin kesilmesine karşısında gerçekten derinden sarsıldım ve şok oldum.

Gazze'de yaşanan acıları mizahçıların anlatması zor

Erdil Yaşaroğlu (Penguen Dergisi çizeri)
Gazze'de yaşanan acıları mizahçıların anlatması zor tabii ki... Rahatsız olduğum için çiziyorum. Çünkü en iyi yapabildiğim iş bu. Hiçbir şey yapamazsam Taksim Meydanı'na bir tabure koyar, üstüne çıkar bağırırım. Penguen Dergisi olarak İsrail'in Gazze'de yaptığı insanlık dramından çok rahatsız olduk ve bunu karikatürlerimizle okuyucularımıza anlatmaya, duyarlılığı arttırmaya çalıştık. Orantısız ve acımasız güç kullanımını anlattık karikatürlerimizde. Bu karikatürlerimiz komik ve eğlenceli olmadı tabii ki. Okuyucularımızın orada yaşanan acıları biraz olsun hissedebilmelerini saylayabildiysek, onların daha duyarlı ve tepkili olabilmelerini sağlayabildiysek, iyi bir şey yapmışız demektir.

Bu vahşeti resmetmeye benim kalemim yetmez

Dağıstan Çetinkaya (Zaman Gazetesi çizeri)
Böyle bir vahşeti tam anlamıyla resmetmeye benim kalemim yetmez. O katledilen çocukların görüntülerini görünce kin, nefret ve hüzün birbirine karışıp ruhumda fırtınalar koparıyor. Hüzün çizgileri çizmek hiç bir zaman bu kadar zor olmamıştı. Açık bir mezarın köşesine büzüşmüş korkulu gözlerle ölümü bekleyen o Gazzeli çocuğu çizebilmek için yirmi dört saat derin bir uykuya daldım, beynimdeki katliam görüntülerinden kurtulmak için. Uyandığımda mezarın içinde ölümü beklerken buldum kendimi...

Zaman

16 Ocak 2009

İzmir'den Karikatürlü Haberler!

NOSTALJİK BİR MAÇ SONUCU: GICIK SPOR- 7 GIRGIR SPOR- 12
Yıl 1986, aylardan Nisan, bütün Türkiye bu maça kilitlenmişti.(Desek de inanmayın). “Gırgır Spor“ilk deplasman maçı için İzmir’e gelmişti. Rakip köklü mizah dergisi“Gıcık Spor”du. Futbol severlerin akın ettiği (10,15 kişi), İzmirspor tesislerindeki dev maça iki takımda fırtına gibi başlamıştı. Kapalı spor salonu olduğundan aslında rüzgar bile esmiyordu! Daha maçın başında Gırgır Spor 2 -0 öne geçmişti. “Çiçeği burnunda”,(Pardon) “Çiçeği ayağında” futbolculardan kurulu Gıcık Spor Miyop Cemal ve ara transferde Konyaspor’dan gelen Halil İ.Yıldırım’ın golleriyle 2 -2 ‘yi yakalamıştı. Maç sonucu Gıcık Spor için hüzün vericiydi. Gırgır Spor sahadan 12 -7 galibiyetle ayrılmıştı. Gıcık Spor teknik patronu Eflatun Nuri “Aferin çocuklar 7 sayı attınız, 2 basketle yenilmeniz şanssızlıktı” dedi. Eflatun Hoca maç kapalı spor salonda oynandığından basketbol ile karıştırmış, hatta maç içinde “Haydi Mete Erden yapıştır sırtını mindere “diye bağırırken güreş müsabakasına çıktığımızı zannetmiş. Bizde maç sonunda hep beraber hocamızı omuzladık, nede olsa biralar ondandı…

Gıcık dergisi 278’inci sayısının arka kapağını bu maça ayırmış, toplu fotoğrafın altında aynen şöyle yazıyordu: İşte yılın dev maçında karşı karşıya gelen iki dev kadro. GICIK: Ayaktakiler, soldan sağa; Mete Erden, Halil İ.Yıldırım, Mümin Durmaz, Yavuz (Gıcıkçıların arasıda durduğuna bakmayın, aslıda Gırgır’dandır), Cemal İlkbahar, Mustafa Yıldız. GIRGIR: Oturanlar soldan sağa; Sadık Pala (bu bizim 12 gol yiyen kova kalecimiz) Behiç Pek, Hasan Kaçan, Sarkis Paçacı, İrfan Sayar.

KUŞ KARİKATÜRLERİ ÖDÜLLERİ
2.Ulusal kuş karikatürleri sergisi açıldı. 15 -25 Ocak 2009 tarihlerinde açık kalacak sergi Agora Alışveriş Merkezinde izleyicilere sunuldu. Ayni gün ödül töreninin de yapıldığı yarışmanın birincisi Ömer Çam, İzmir Kuş Cennetini Koruma ve Geliştirme Birliği Başkanı Nurgül Uçar’ın elinden aldı. Kalabalık davetlilerin önünde gerçekleşen ödül törenine, İzmirli çizerlerin yanı sıra İzkuş yetkilileri, yerel yöneticiler, sanatçı ve yazarlar, gazeteciler katılırken, birçoğuna teşekkür belgesi verildi.

Mustafa Yıldız
mistikyildiz@hotmail.com

15 Ocak 2009

Şizofren Mizah Dergisi'nin 10. Sayısı Çıktı!

Şizofren Mizah Dergisi'nin 10. Sayısı Çıktı!

Oğuz Gürel
oguzgurel@superonline.com

1. Uluslararası Turizm Karikatürleri Yarışması (31 Aralık 2009)

1. Uluslararası Turizm Karikatürleri Yarışması (31 Aralık 2009)
Konu: Turizm
Anadolu Üniversitesi Karikatür Sanatını Araştırma ve Uygulama Merkezi, Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneği ve Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi'nin işbirliğinde “Uluslararası Turizm Karikatürleri Yarışması”nın birincisi düzenlenmektedir. Turizm, Türkiye’de ve Dünya’da en hızlı gelişen sektörlerin başında yer almaktadır. Tatil amacıyla seyahat eden bireylerin tatil sırasında yaşadıkları her türlü deneyim turizm kavramı içerisinde değerlendirilir. Konaklama, ulaştırma, seyahat acenteleri, yeme-içme, eğlence, rekreasyon, gezme-görme, müzeler, çevre, turist-yerli ilişkileri, vb. turizm sektörü kapsamında yer alan konuların, gelişmelerin ve yaşanan deneyimlerin karikatür sanatçıları gözüyle değerlendirilmesi, bu yarışmanın temel amacını oluşturmaktadır.

Katılım Koşulları:
.Yarışma amatör ve profesyonel tüm karikatür sanatçılarına açıktır.

.Her sanatçı en fazla üç eserle katılabilir.

.Yarışmaya gönderilen eserler orijinal çizim, dijital baskı ya da bilgisayar çıktısıyla hazırlanmış olabilir. Çizim tekniği serbesttir. Renkli veya siyah beyaz olabilir. Ancak, eserlerin üzerine ıslak imzalarına yer vermeleri gerekmektedir.

.Eserler en az A4 (21x27,7cm) en fazla A3 (29.7x42.0cm) boyutlarında olmalı ve postada zedelenmeyecek şekilde gönderilmelidir. Postadan kaynaklanacak kırılma ve bozulmaların sorumluluğu göndericiye aittir.

.Katılımcılar eserlerinin arkasına ad, soyad ve adreslerini yazmalı ve web sayfasında Windows Word programı ortamında yer alan Katılımcı Bilgi Formu'nu doldurarak eserleriyle birlikte gönderilmelidirler. (Katılımcı Bilgi formunu indirmek için TIKLAYINIZ)

.Gönderilen karikatürler herhangi bir yerde yayımlanmış olabilir, ancak daha önce bir yarışmada ödül almamış olmalıdır.

.Yarışmaya katılan karikatürler Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi ve Anatolia: An International Journal of Tourism and Hospitality Research ile bu organizasyon ile ilgili kitap, katalog, broşür, kartpostal ve afişlerde yayınlanabilecek bunun dışındaki tüm yayın hakları eser sahibinin olacaktır.

.Yarışmaya katılan eserlerden seçilecek bir bölümü albüm olarak yayımlanacaktır. Albümde eseri yer alan her sanatçıya birer albüm gönderilecektir.

.Dereceye girsin veya girmesin, albümde yer alsın veya almasın hiçbir eser iade edilmeyecektir ve tüm eserler Anadolu Üniversitesi Eğitim Karikatürleri Müzesi arşivine alınacaktır.
.Yarışmaya katılan bütün sanatçılar katılım koşullarını kabul etmiş sayılır.

.Ödül töreni ve sergi, 25-30 Mayıs 2010 tarihleri arasında Nevşehir Dedeman Oteli'nde düzenlenecek olan V. Lisansüstü Turizm Öğrencileri Araştırma Kongresi sırasında gerçekleştirilecektir. Ödül kazanan sanatçılar Kongre süresince Düzenleme Kurulu tarafından ağırlanacaktır.

.Yarışmaya en son başvuru tarihi; 31 Aralık 2009'dur. Postadaki gecikmelerden dolayı düzenleyiciler sorumlu tutulamaz.

Seçici Kurul
Prof. Atila ÖZER (Karikatürist, Anadolu üniversitesi Karikatür Sanatını Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü, Türkiye)
Kamil YAVUZ (Karikatürist, Türkiye)
Rahim Baggal ASGARI ( Karikatürist, Tebriz Karikatürcüler Derneği Başkanı, İran)
Ahmet AYKANAT (Karikatürist, Anadolu Karikatürcüler Derneği Başkanı, Türkiye)
Athanassios EFTHIMIADIS (Karikatürist, Yunanistan)
Bülent ÇELİK (Karikatürist, Türkiye)
Fehmi KÖFTEOĞLU (Turizm Gazetecisi, Türkiye)
Doç. Dr. Nazmi KOZAK (Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi Editörü, Anadolu Üniversitesi, Türkiye)
Osman Nihat AYDOĞAN (Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneği Genel Sekreteri, Türkiye)

Gönderme Adresi
Prof. Atila ÖZER
Anadolu University Eğitim Karikatürleri Müzesi
Akcami Mah., Malhatun Sokak, No: 6
Odunpazarı,
26030
Eskişehir TURKEY

Bilgi İçin
Nazmi KOZAK, Ph.D.
Anadolu University
School of Tourism and Hotel Management
Yunus Emre Campus 26470
Eskisehir, TURKEY
Tel: +90-0222-335 0580/2128,
Fax: +90-0222-335 6651
GSM: +90-532-286 7584
E-mail: nkozak@anadolu.edu.tr


Ödüller
Birincilik Ödülü: 7 günlük iki kişilik her şey dahil
İkincilik Ödülü: 6 günlük iki kişilik her şey dahil tatil
Üçüncülük Ödülü: 5 günlük iki kişilik her şey dahil tatil
Beş adet Mansiyon

Daha fazla bilgi için:

14 Ocak 2009

Ali Aksan ve Mert Gürkan Karikatür Sergisi!

"Nazım Hikmet 107 Yaşında" Etkinliği!

Değerli Karikatüristler,
17 Ocak Cumartesi Günü düzenleyeceğimiz "Nazım Hikmet 107 Yaşında" Etkinliğine Onur Vermenizi Dileriz.
Sevgi Saygılar

Emre YILMAZ
oburmizah@yahoo.com

İzmir'den Karikatürlü Haberler!

Huriye Ermete (Oğuz Aral'ın teyzesi) ve evlatlığı :)

Oğuz Aral üstadın "Ebru" çalışması, Huriye teyzenin evinde, baş köşede. Arka duvarda asılı..

"Son Gırgır" dergisini incelerken

Oğuz ve Tekin Aral kardeşler, eşleri ve yakınlarıyla mutlu günlerinde

ADANA’YA SELAM
“Çiçeği Burnunda Karikatürcüler” buluşması için Cemal İlkbahar ile valizimizi hazırladık. Cumartesi sabahı Adana’dayız. Fakat aklım Huriye Teyze de. Huriye Ermete, Oğuz Aral ustamızın teyzesi. İzmir’de oturuyor kendisi. Sık olmasa da zaman, zaman görüşüyoruz. İlerlemiş yaşına rağmen dinç ve sağlıklı. Sohbetini, anılarını dinlemeye doyum olmuyor. Yeğenleri Oğuz ve Tekin Aral için yapılacak etkinliğe mutlaka gelir diye düşünüyorum. İki haftadır İzmir dışında olduğundan konuyu kendisine açamadım. Bugün (Salı) döndüğünü söyleyince koşarak gittim yanına. Ne de olsa oda benim teyzem, hatta annemdi. Çünkü o da bana “Evlat” diye takılır. Hemen konuyu açtığımda, hüzünlendiğini gördüm. Gerçekten son derece hassas, ince bir kişiliği var. “Yol, yorgunluk kendisini etkilemeyeceğini ama orada Oğuz’un öğrencilerini görünce fazla heyecanlanacağını, belki de dayanamayacağını” söyleyince ısrar etmedim. Söylemek istediklerini varsa iletirim diye sorduğumda? “Çiçeği burnunda solmayan tüm gençleri gözlerinden öpüyorum. Adana’ya selam ve sevgilerimi gönderiyorum” dedi.

SADIK PALA’DAN KARİKATÜR DERSLERİ
Okulların yarıyıl tatiline gireceği önümüzdeki hafta Çeşme Ilıca Hotel’de karikatür dersleri verilecek. Sadık Pala’nın sevimli çizgileriyle oyuna dönüştürülecek çalışmalarda, çocuklara karikatür sevdirilecek. Yaşamını karikatür çizerek sürdüren Pala, ayni zamanda sarı basın kartı sahibi. Ulusal ve yerel gazetelere çizerken, kitap da resimliyor.

Mustafa Yıldız

12 Ocak 2009

Çiçeği Burnunda Karikatürcüler Mizah Festivali!

-Büyük Boyutta Görmek İçin Resimin Üzerine Tıklayınız-

-Büyük Boyutta Görmek İçin Resimin Üzerine Tıklayınız-

Çiçeği Burnunda Karikatürcüler Mizah Festivali

Merhaba...
Tüyap Adana 2. Çukurova Kitap Fuarı kapsamında "Çiçeği Burnunda Karikatürcüler Mizah Festivali"ni gerçekleştiriyoruz.
Siteniz aracılığı ile Türkiye'deki karikatürcü arkadaşlarımıza bu festivalin duyurusuna katkıda bulunursanız seviniriz.
Güzel günler...

Mustafa ÖNCÜL
mustafaoncul@onculsefa.com

İzmir'den Karikatürlü Haberler!

İlk sayısı yayınlanan aylık siyasi, aktüel, kültür ve sanat dergisi ” Yurtta Uyanış” birçok sayfasını mizah ve karikatüre ayırdı. Mustafa Yıldız karikatürün yanı sıra köşe yazısı ve haberlere imza atarken, yayın kurulunun başında bulunuyor. Saat kulesi İzmirli çizerlerin mizah sayfasında ise; Lütfü Çakın, Sevdekar Çelik, Birol Çün, Bülent Dağaşan, Zafer Güven, Uğur Pamuk ve Özhan Mercan karikatürleriyle yer almış.

“Sanat Gündemi” Aylık Kültür Sanat Gazetesi, yeni içeriği ve boyutuyla ikinci sayısını yayınladı. İlk sayfasında “İzmir’den Karikatürlü Haberler” köşesi var.

Derginin 5. sayfasında ise “Mustafa Yıldız’ın Fırçasından” başlığı altıda karikatürler yer almış.

Geçenlerde açılan Karaburun İlçesindeki Karikatürlü Ev’de, Mustafa Yıldız 15 günde bir tekrarlanacak derslere başladı. Karaburunlu çocukların çizim çalışmalarında hevesli olmaları sevindiriciydi. Neşeli bir havada geçen ilk dersin sonunda, ev ödevi olarak “Balık tutan insan” konusunda çizimler istendi. Ayrıca karikatürün dışında resim, fotoğraf ve heykel sergilerinin de açılacağı evde, müzik dinletileri de yapılacak.

Mustafa Yıldız
mistikyildiz@hotmail.com