02 Haziran 2009

Konya'nın İlk ve Tek Mizah Dergisi!

Konya'nın ilk ve tek mizah dergisi!

Cafcaf Konya ekibi merkeze büyük bir ihanet ve nankörlük göstererek Çıt Mizah dergisini çıkarmaya hazırlanıyor.

CAFCAF DEDEYE KALP KRİZİ GEÇİRTECEK DERGİ: ÇIT!

Konya şu sıralar ‘’ÇIT’’ sesleriyle inliyor. Karikatür sanatçısı Adem Mermerkaya’nın Konya’da faaliyet gösteren karikatür kursu artık meyvelerini toplamaya başladı. Katılımcıların hepsi öğrenci, hatta şuan harıl harıl sınavlarına çalışmaları gerekirken, göstermiş oldukları özveri ve heyecanla yakında çıkaracak oldukları ‘’ÇIT Mizah ve Karikatür Dergisi’’ üzerine yoğunlaştılar. Hocaları Adem Mermerkaya, Genel Yayın Yönetmeni Rumeysa Betül Arı, Basın Danışmanı Rumeysa Öztürk ve genç çizerler Büşra Dür ve Mustafa Çetinkaya ile ÇIT’ın kulaklarını ‘’çıt’’lattık!

Hocam ilk sizinle başlayalım. Dergi ekibinin tamamı sizin öğrenciniz ve sizden öğrendiklerini dergilerine aktarmaya gönüllüler. Peki, ÇIT ekibinin çizimlerini nasıl buluyorsunuz? Sizce çizimleri olgunlaşmış mıdır?

Adem Mermerkaya: Dergiyi okul olarak görüyoruz ve dolayısıyla çok iyi çizerler olduğumuz iddiasında değiliz. Maksatımız sadece çizmek değil, çizdiklerimizi de göstermek. Biz bu şekilde çizimlerimizi geliştirmek istiyoruz. ‘’Bak biz çiziyoruz, olduk biz’’ iddiasında da değiliz. Amatör bir dergi çıkarıyoruz. Çizerek öğreneceğiz. Bizim bir dünyamız var bize ait o dünyayı sizinle paylaşmak istiyoruz.

‘’ Karikatür, rakibini tek yumrukla nakavt etmektir’’

Peki, ekibe dönelim. Çizimlerinizle neyi amaçlıyorsunuz? Çizmek sizde nasıl anlam buluyor?

Rumeysa Betül Arı: Çizimlerimin mesaj kaygısı taşımasını amaçlıyorum.

Mustafa Çetinkaya: Çizdiklerim hafif ironi barındırmalı. Mesela bana dokunan bir olay varsa çizerim. İsrail’in Filistin’e girdiği gün okuduğum bir haberden çok etkilenmiştim. Obama, Filistin haberini aldığında golf oynuyormuş. Hemen bunu çizimime kattım. Konya semalarında dolaşan İsrail uçaklarına olan tavrımı ortaya koymak için kızgın bir semazen ve etrafında dönen İsrail uçakları çizmiştim. Tabi komik mevzuları da çiziyorum. Örneğin; Nasreddin hoca fıkralarını çizimlerime yansıtıyorum. Kısaca tavrımı yansıtıyorum. Adem hocamın çok hoş bir lafı var. ‘’ Karikatür, rakibini tek yumrukla nakavt etmektir’’. Bu sebeple ben de tepkimi çizerek dile getiriyorum.

Büşra Dür: Çizgi dili her şeyi ifade ediyor hiçbir dil bilmesen bile. Uluslararası kamuoyuna dahi tepkini bu şekilde gösteriyorsun ve çok etkili bir mesaj olabiliyor karikatür.

R. Betül sen aynı zamanda ÇIT’ın genel yayın yönetmenisin. O halde bu sorunun cevabını en iyi sen verirsin. Dergi çıkarma fikri nasıl olgunlaştı aranızda? CafCafla yetinmeyi tercih etmemenizin sebebi nedir?

R.B.A: Öncelikle biz CafCaf’ın izinden gidiyoruz. Bu bir mitoz bölünmedir. Olması da gerekir. Çünkü camiamızda bu kulvarda büyük bir boşluk var. Bu boşluğu tek derginin doldurmasını beklemek yerine çoğalmayı tercih etmek gerekir. İslami mizah yayılmalı!

Derginin ismini nasıl buldunuz? ÇIT baya akılda kalıcı, iyi bir tercih, kutlarım.

R.B.A: Adem hoca, bir internet sitesinde dergimizin çıkacağını söylemiş ve isim konusunda yardım istemiş. Gelen öneriler değerlendirildikten sonra, ÇIT’ta karar kılındı.

Derginin basın danışmanı Rumeysa’ya dönelim. Hak verirsin ki, karikatür kursları halkımızın çok aşina olduğu bir kurs çeşidi değil. Türkiye geneline de geniş anlamda yayılmadı. Dolayısıyla müfredatınız merak ediliyor( gülüyoruz). Derslerde neye önem veriyorsunuz?

Rumeysa Öztürk: Öncelikle karikatür yetenekle alakalı bir durum. Derslerde biz tekniği alıyoruz. “Şöyle çiz, böyle çiz’’ şeklinde bir durum söz konusu değil. Çizimleri sayfaya yerleştirmeyi görüp, kompozisyon düzeni nasıl olur onu öğreniyoruz. İfade çalışmaları yapıyoruz. Animasyonlar izliyoruz. Animasyonlardaki figürlerin ifadelerine yoğunluk veriyoruz. Bütün bunları yaparken beyin fırtınası yapmaktan asla geri durmuyoruz.

Dergi kadrosunu nasıl buluyorsun?

R.Ö: Başta ben olmak üzere hepsi harika! (gülüyor)

Mustafa sen şu an gelecek vaad eden karikatürist olarak gösteriliyorsun. Hatta Genç Dergisi’nde ara ara çizimlerin yayınlandı. Peki, ailen ne diyor bu işe? Bu yeteneğini destekliyorlar mı?

M.Ç: Babam destekliyor ama önceleri özellikle bir toplum içinde ‘’benim oğlum şunu çizdi’’ diye beni överlerken, kendi aramızdayken bana kızarlardı. Bu çelişkiyi yaşadım bir dönem. Ama Genç Dergisi’nde çizdikten sonra, tatilde eve gittiğimde Genç’in o sayısını alıp saklamışlar. Şu an çizim yeteneğimi destekliyorlar. Hatta şu noktaya gelmemde, kursa devam edip kendimi geliştirmem konusunda çok büyük payları var.

CafCaf’ın karikatür ve mizah dünyasına farklı bir kulvar olarak açtığı yoldan geçmeyi hedefliyorsunuz ve ÇIT Karikatür ve Mizah dergisiyle de İslami mizah açılımına yeni bir soluk katmayı düşünüyorsunuz. Peki, sizce Konya ÇIT’a gereken özeni gösterir mi? Sizi ve yapmak istediklerinizi anlayabilir mi?

R.Ö: Konya ÇIT’a anlayış gösterir çünkü Konya’nın mizahi bir alt yapısı var. Rumeysa Betül’ün bir sözü var. ‘’Konya halkı cümleyle görseli birleştirip olayı hayalinde canlandırabiliyor. Bizim de mizahta yaptığımız budur.” En başta Konya’nın bir Nasreddin Hocası var. ÇIT, Konya gencinin bir haykırışı olacaktır. Amatör de olsa. Adem hocamızın dediği gibi “ Mizah, izahtır.’’ Dünya sorunlarına dair düşüncelerimizi barındıracağız ve sesimizi duyuracağız.

B.D: Yanına etli ekmek koyarsak bu dergi okunur. (gülüyor)

R.B.A: Biz Konya’da yaşıyoruz ve dergimizde Konya gündemini barındıracağız. Bizi burada bir arada tutan da bu şehirdir dolayısıyla bize bu güzel işleri yaptıran da bu güzel şehrin bereketidir.

M.Ç: Konya’nın insanında güzel bir mizah anlayışı var. Konuşmasıyla, ağzıyla özgün bir mizaha sahip olunca çizgi olarak da bunu görmek isteyecektir. Gördüğü zaman da bu değeri bu şekilde daha iyi anlayacaktır.

Teşekkür ederim.

Dünya Bizim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder