25 Ocak 2009

Bendib "Karikatürlerimle Batıda Savaşıyorum!"

Bendib: Karikatürlerimle batıda savaşıyorum

Batıda yaşayan ünlü Müslüman karikatürist Khalil Bendib, "Çizgilerimle İsrail'in Filistin ve Batının ise İslam hakkındaki yalanlarının maskesini düşüyorum" dedi.

Mustafa Burak Sezer / TİMETURK
Çok kabilyetli siyasi bir karikatürist olan Khalil Bendib, İslam dünyasının tanınmış en favori karikatüristleri arasında sayılıyor. Karikatürlerini yayımladığı kişisel sitesi hemen her gün onlarca kişi tarafından ziyaret ediliyor. Aslen Cezayirli olan Khalil Bendib, lise ve üniversite eğitimine Amerika'da tamamladı.Halen ABD'nin California eyaletinde ikamet eden Bendib'in siyasi karikatürleri birçok gazetede neşrediliyor. Bendib ayrıca Pacifica Radyosunda haftada bir mizah tarzında siyasi yorumlarda bulunuyor.Son karikatür kitaplarından Mission Accomplished (Görev Tamamlandı), Ralph Nader, Cynthia McKinney, Publishers Weekly ve diğer eleştirmenler tarafından harika eleştiriler aldı. Dünyada giderek daha çok tanınan Khalil Bendib'i Türkiye'ye tanıtmayı bir vazife bildik. Bendib ile yapılan röportajı beğenerek okuyacağınızı umuyoruz:

Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
Meşhur Cezayir Savaşının olduğu sıralar, yaklaşık elli yıl önce, muhtamelen en kötü savaş atmosferinin içinde doğmuşum, bu da bana tüm dünyada ve özellikle Filistin’de zulme uğrayan insanlarla birlikte içgüdüsel kimliğimi kazandırdı. Ailem Fransızlar tarafından katledilmekten güç bela kurtuldu ve bir savaş mültecisi olarak dünyaya gözlerimi açtım. Fransızlar tarafından işkenceye uğramış iki amcam vardı, biri bu işkenceler sebebiyle öldü, ama ondan sonra o yıllarda canı bağışlanan, katledilmeyen hemen hemen hiçbir Cezayirli aile yoktu zaten. Bir buçuk milyon Cezayirli, Fransız sömürgeci devleti tarafından soykırıma uğrayarak, yok edildi. Biz Cezayirliler, kolonicilik kabusunun, hiç hafiflemeden Filistin’de yeni bir ad altında sürdüğünü düşünüyoruz. Ve bunu kabul edemiyoruz.

Ne zamandan beri siyasi karikatürler çiziyorsunuz? Başka anlanlarda da karikatürleriniz var mı? Mizah ve reklam gibi?
İlk karikatürlerim (üç yaşındayken) cesur Cezayir askerlerinin Cezayir bayrağına selam vermesiydi. Daha o zamandan beri siyasetle alakalıydım. Bu yüzden her zaman siyasi bir karikatürist olduğumu düşünüyorum.

Karikatürleriniz Muslim Observer ve Corp Watch dergilerinden başka nerelerde yayınlanıyor?
Ülke çapında küçük ve orta boyda 1,700’den fazla gazetede yayınlanıyor, tüm bu küçük matbu yayınlar “radara” takılmaya yeterli. Arada sırada New York Times, USA Today, LA Times ve diğer meşhur dergi ve gazetelerde de yayınlanıyor. Ama büyük şirketlere ait gazeteler bana tahammül edemez, çünkü karikatürlerim onların yalanlarını ve propagandalarını işaret ediyor. Müşterilerim arasında birçok İslami gazette, siyah gazeteler, progresif ve çevreci dergiler ve web siteleri var. Minuteman Media News Service, karikatürlerimi 1,700’ün üzerindeki matbu yayına dağıtan haber servisi.

Karikatürlerinizde sadece siyah ve beyaz renk mi kullanıyorsunuz? Öyleyse sebebi nadir?
Eğer müşterilerim isterse renkli yapıyorum, genellikle Corpwatch için. Renkli karikatür yapmak çok zaman alıyor ve matbu yayınların 99%’u için bu gerekli olmuyor, genelde siyah beyaz sayfalar kullanıyorlar çünkü.

Politik felsefe veya ideolojiniz nedir?

Kendimi hasıraltı etmeyi veya kendime hep aynı tür rolleri biçmekten hoşlanmıyorum ve bütün dar görüşlü ideolojileri eleştiririm. Üçüncü dünyada, bir Arap ülkesine ait olup batıda, emperyalist canavarın karnında yaşayan birisi olarak, her iki tarafı da politik açıdan görebildiğimi söyleyebilirim. Yani gözlerim bana çok yönlü bir perspektif kazandırdı, bu böyleyken Amerika’daki pekçok meslektaşımın tek gözü kördür ve olayları diğer gözleriyle, batılı, Avrupamerkezli bir bakış açısıyla görüyorlar.

KARİKATÜRLERİM ADALETSİZLİĞE VE RİYAKARLIĞA KARŞI

Eğer bir tek birleştirici temadan bahsedersek, karikatürlerinizdeki mesajınız nedir? Neyi kazanmayı umut ediyorsunuz?
Adaletsizliği ve riyakârlığı kınamak en genel mesaj olabilir. Genellikle retorik (belagatlı hitabet) arasında uçup giden resmi nutukla (propaganda), gerçek işler arasındaki büyüyen uçurum. Filistin bunun için mükemmel bir örnek: Siyonist yalanlarıyla, İsrail’in sürekli kurban olduğu yalanı ve işledikleri soykırımlar ve Filistinli halka karşı uyguladıkları siyaset arasındaki uçurum. Medyamızın neredeyse 99%’u İsraillilerin propagandasını yaymasına yardım ederken, bu yalanların maskesini düşürmenin benim özel bir görevim ve misyonum olduğunu düşünüyorum. Aynı şey İslamofobi gibi şeyler için de geçerli. Ve üzgünüm ki Kuzey Amerika’da buna yeltenen tek kişi benim. Tüm diğer karikatüristler ya tekerlekli sandalyelerinde uyuyor ya da suç ortaklığı yapıyorlar.

Karikatürlerinizi Müslümanlara yapılan saldırılara karşı bir müdafa olarak konumlandırabilir misiniz?
İslamfobi, anti-Semitizmin yerini aldı (ironik olarak, birçok Siyonist Yahudi, anti-Semitism diye adlandırılan bu tür eski bir nefretin liderliğini yapıyorlar ve bu nefreti Müslümanlara ve Araplara yönlendiriyorlar.) Şimdiye kadar bu ülkede hiç bir karikatürist bu aşağılama ve kötülemenin bu korkunç biçimini kınamaya cüret etmediği ya da zahmet etmediği için, bu eksiklik bunu otomatikmen benim işim yapıyor.

11 Eylül üzerine olan karikatürlerinizden bahsedelim. Müslümanlara ve Araplara yapılan saldırılardan, civil özgürlüklerin kaybından, tüccarlardan, vesaire.
Müslümanlar ve Araplar tarihsel olarak zulme ve baskıya uğramış gruplar arasında (siyahlar, Amerikan yerlileri, Latinler, vs.) son zamanların tek günah keçisi oldular. Şu anda biz belli nedenler için “ötekiler” veya “düşman” olarak adlandırılıyoruz, eski ülkelerimiz savunmasız ve kolay ele geçirilebilir durumda. Filistin’de, Irak, Lübnan ve Afganistan’da neler olduğuna bakın. Ama bu zayıflık geçici ve er ya da geç artık ne askeri güçler ne de medya propagandası insanlara boyun eğdiremeyecek. Bu arada, aynı zamanda adeletsizliği ve zulmün ortadan kalkmasını hızlandırmak için, Amerikalı arkadaşlarımızı neler olduğuna dair bilgilendirmek, dünyayı eğitmek, bizim görevimiz.

FİLİSTİNLİLER BİR GÜN ÖZGÜRLÜKLERİNE KAVUŞACAK

Karikatürlerinizde Filistin ve Filistinlileri savunuyorsunuz; bunun üzerine konuşalım?
Cezayirliler ve onlardan önceki pek çokları gibi, Filistin insanları kahraman insanlar, bir çok eziyetli ve acı dolu kayıplardan sonra, sonunda galip gelecek, kendi ülkelerini ve özgürlüklerini geri kazanacaklar. Onlar ilk defa işgal edilmiyor: Haçlıları hatırlayın? Sonunda zafer onların olacak, bunun hakkında hiç bir şüphe yok. Tek soru bu zafer neye mal olacak, acı bir şekilde, bu söyleşiyi yaparken, bu maliyeti kendi gözlerimizle Gazze’de görüyoruz.

Son zamanlardaki Arap/Müslüman dünyasıyla olan bağlantınız nasıl?
Son günlerde herhangi bir İslam ülkesini ziyaret ettiniz mi?Kendi yerli Kuzey Afrika’mla asla kontağımı kaybetmedim. Pek çok akraba ve arkadaşlarımın yaşadığı Cezayir ve Fas’a gidiyorum. Hiç Orta Doğu’da bulunmadım ama Kaliforniya’da ve ülkenin diğer yerlerinde Orta Doğu’lu bir topluluğun bir parçası oldum, bir çok kez buradaki Filistinli kardeşlerim tarafından “Fahri Filistinli” olarak ödüllendirildim. Karikatürlerin yanısıra, Filistin adına çeşitli heykeller yaptım, bunları web sayfam, www.studiobendib.com’da “Public art” başlığı altında görebilirsiniz. Ilk heykelim Filistin-Amerikan barış aktivisti Alex Odeh’e dair bir taktir çalışmasıydı, Alex’i Los Angeles’tan tanıyordum ve 1985’de, Santa Ana’da bir JDL üyesi tarafından öldürülmüştü; bir diğer heykelim ise 1948’de yapılan Deir Yassin katliamını anlatan bir anıttı.

Karikatürden başka, şiir ve yazmak gibi başka alanları da denediniz mi?
Heykel, seramik, resim ve bu günlerde biraz siyasi komedi de yapıyorum. (“Prez in the Fez”: www.bendib.com/video)

Arap dünyasının çaresizliği ve geri kalmışlığı üzerine ve Arap liderlerinin bozulmuşluğu ve Amerika’nın uşağı olma konusunda bir şeyler söyler misiniz? Bu ülkelerde yaşayan sıradan insanlara, durumlarını yükseltmek için neler yapmaları gerektiğine dair tavsiyeleriniz nelerdir?Evet, biz Araplar çifte-darbe yemekten muzdaribiz: kendi liderlerimizin bozulmuşluğu ve arsız despotizmi ve aynı zamanda çırılçıplak opportunist emperyalist tecavüzün dışardaki ülkelerden gelmesi: Fransa, İngiltere, İsrail ve şimdi hatta Amerika. Yani bizim iki kat daha fazla dağa tırmanmamız gerekiyor, ama benim Arap ve Müslüman Amerikalılardan gelecek nesillerin inşaallah sorunları çözecekleri üzerine inancım tam.


YAKINDA DÜNYA MÜSLÜMANLARI GÖRECEK

Arap ve Müslüman Amerikalılar üzerine umudunuz ve mesajnız nedir? Ne yapmalı ve yapmamalılar?
Daha once de söylediğim gibi, umut hem genç Araplardan hem de Amerikalı Müslümanlardan geliyor. Düzenli olarak ülkenin çeşitli eyaletlerinde gençler tarafından düzenlenen seminerlere ve atölye çalışmalarına davet ediliyorum, ve gençlerimizin kimlikleri hakkında ne kadar sağlam ve parlak olduklarını görmek bu ülkede bana umut ve cesaret veriyor. Ben hakikaten inanıyorum ki bir veya bir sonraki nesilde (20-30 yıl arası) insanlarımız bir çok pırlanta gibi avukata, doktorlara, mühendislere, mucitlere, girişimcilere, sanatçılara, aktörlere ve gazetecilere (Endülüs’te olduğu gibi) kavuşacaktır, bu da insanlarımızın daha fazla üstüne basılmasına engel olacak, ne Amerika’da ne Filistin’de ne de Ortadoğu’nun diğer yerlerinde. İnanıyorum ki diğer Amerikalı etnik topluluklarda olduğu gibi tedricen hassas ve kritik bir kitleye ulaşacağız ve İslamofobi, Filistinlerin kurban edilmesi ve diğer Araplar geçmişteki görkemli günlere geri dönecek. Gençlere mesajım, sıkı çalışmaya ve eğitimlerine devam etmeleri, kim olduklarını unutmamaları ve yakında nelere kadir olduğumuzu tüm dünyaya göstereceğimiz!

Bu doğru bir soru değil ama en favori iki üç karikatürünüzü belirtebilir misiniz?
Gerçekten çocuklarım arasında bir ayrım yapamam, (karikatürlerim hatta karikatür kitaplarım arasında) ama buradaki üç karikatürü klasiklerim arasında kabul edebilirim.

Khalil Bendib'in sitesi: http://www.bendib.com/

Time Turk

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder